Bazen önemsizleşir her şey. Tüm sevdikleriniz, tüm mutluluk kaynaklarınız, sahip olduğunuz her şey birden önemini yitirir. Renkler solar ve derin bir suskunluk sarar bedeninizi..
Hoşlandığınız her şeyden soğursunuz.Sadece susmak ve sessizce ağlamak istersiniz.Belki birkaç yudum içmek, belki yürümek, belki de kulaklığınızı takıp sakin bir müzik dinlemek deniz kıyısında... Bunlar arındırmaktadır ruhunuzu, ölmeye başlamış bir yıldız gibisinizdir.Kanatları kırılmış bir kırlangıç kuşu gibi..
Hayatınızın tüm mutluluklarını unutur, sadece sorunlarınıza odaklanırsınız. Kaybettikleriniz, elde edemedikleriniz büyür durur gözünüzde. Şanssızsınızdır o an, kırgınsınızdır. Olumsuz tüm sıfatlar sanki omuzlarınıza çökmektedir. Ama benliğinizin bir yerinde saklı olan mükemmel insanın bu olmadığını fark etmek zorundasınız. Her şeyi unutmak ve mutluluklarınıza odaklanmak zorundasınız. Sorunlar sizi yenmemeli.Sorunlarımız bizi biz yapan şeylerden biri ve
onlarla yaşamayı öğrenmek zorundayız.
Evet, bazen önemsizleşir her şey fakat her şeydeki özellikleri, güzellikleri fark edebilirsen her şeyin önemi artacaktır. Yağmurun yağışındaki güzelliği, kuşların kanat çırpmasındaki muhteşemliği, en az onlar kadar önemli olan kendimizin değerini bilmek zorundayız. Sizler özelsiniz. Hemen bir saate bakın, analog olsun. Saniyelerin tek tek ve yavaşça nasıl ilerlediğini görün.Sesini dinleyin saniyelerin. Bu birbirinden önemli anlarımızı böyle karamsar geçirmenin ne kadar büyük bir hata olacağının farkına varın. Kendinizin, arkadaşlarınızın, ailenizin ya da değer verdiğiniz-vermediğiniz her şeyin önemine varın. Bir kere yaşıyoruz ve dönüş yok..
Bazen önemsizleşir her şey, ya da siz böyle düşünürsünüz ama aslında her şey, her zaman önemlidir. Kötülükler bile. Unutmayın, karanlık olmadan aydınlık olmaz.